21 Temmuz 2017 Cuma

SİLAH BİLGİSİ VE ATIŞ - DERS NOTLARI

SİLAHIN BÖLÜMLERİ ile ilgili görsel sonucu

SİLAH BİLGİSİ VE ATIŞ

1. SİLAH BİLGİSİ: Dünya üzerinde insanların var olmasıyla insanlar kendilerini tehlikelerden korumak ve avlanmak için taş ve ağaç parçalarına çeşitli şekiller vererek birçok aletler yapmışlardır.
            Bilim ve sanatın ilerlemesi teknolojinin gelişmesiyle insanlar yaptıkları bu aletlerin şekillerinde değişiklikler yaparak günümüz şartlarına uygun aletler yapmaya başlamışlardır. Bu aletlerin hepsine silah diyoruz.

             SİLAHIN TANIMI: Yakın ve uzak mesafeden çeşitli şekillerde kullanılarak canlıları yaralayan veya öldüren, cansızları tahrip veya imha eden veya niteliğini bozarak kullanılmaz hale getiren,  kullananı da çeşitli tesirlerden koruyan alet ve malzemelerdir.

TEKNİK TERİMLER:
NAMLU: Mermi çekirdeğine hız, dönüş ve yön vererek hedefe göndermeye yarayan içi boş metal boruya namlu denir.
ÇAP: Namlu içerisinde karşılıklı iki set arasındaki mesafedir.
SET: Namlu içindeki helezoni çıkıntılardır.
YİV: Setler arasındaki helezoni girintilerdir.
FİŞEK: Ateşli silahlarda kullanılan canlı ve cansız hedefler üzerinde tahribat yapan itici madde (barut), çekirdek, kovan ve kapsülden oluşan malzemeye fişek (mermi) denir.
FİŞEK YATAĞI: Atışa hazır fişeğin bulunduğu yerdir.
HAZNE: Atış sırası bekleyen fişeklerin bulunduğu yerdir. (şarjörün içidir)
RAYYÜR: Yiv ve setin mermi çekirdeği üzerinde bıraktığı ize denir.
HATVE: Mermi çekirdeğinin kendi etrafında bir tur dönünceye kadar namluda aldığı yola denir.
RAMPA: Fişeğin şarjörden fişek yatağına geçerken tırmandığı yerdir.
ŞARJÖR: Atış sırası bekleyen fişeklerin işgal ettiği yerdir.
KOVAN: Fişeğin bir bölümü olup, içinde barut, ateşleme kapsülü ve çekirdeği muhafaza eden parçadır.
HARBİ: Silahın namlusunu temizlemek için ucuna bez ve fırça takılabilen namlu içi yiv ve set aralarını temizlemek için kullanılan alete harbi denir.
TIRNAK: Dolu fişek veya boş kovanı fişek yatağından çıkarmaya yarayan ve kovanı dip tablasından kavrayan parçadır.
BALİSTİK: Fişek ve çekirdeklerinin hareketlerini etkileyen faktörleri inceleyen bilim dalıdır.
NİŞAN HATTI: Göz, gezin üst kenar orta noktasından, arpacığın silme üst tepesinden hedefte vurulmak istenen noktadan geçen hatta denir.
ATEŞLEME TERTİBATI: fişeğin kapsülüne darbe yaparak ateşlemeyi sağlayan sistemdir.
EMNİYET TERTİBATI: Silahın kendiliğinden ya da başkaları tarafından kazaen de olsa ateş almasına engel olan tertibattır.
AÇISAL HATA: Gezin içerisindeki arpacığın konumunun bozulmasından dolayı ortaya çıkan hatadır.
DOĞRUSAL HATA: Gez ve arpacık bir bütün halinde iken arpacığın hedeften sapmasına doğrusal hata denir. Vücudun tabii titreşiminden kaynaklanır.
İLK HIZ: Çekirdeğin namlu ağzını terk ettiği andan itibaren bir saniyede aldığı yoldur
AZAMİ MENZİL: Namlu yükselişi 45 derecede iken azami barut hakkıyla merminin gidebileceği mesafedir.
TESİRLİ MESAFE: Çıplak gözle nişan alınıp isabetli atışın mümkün olduğu mesafedir.
DAĞILMA: Aynı esaslarda atış yapıldığı halde merminin aynı noktaya değil muhtelif noktalara isabet etmesidir.
TEK ATEŞLİ: Her atışın yapılması için doldurma ve boşaltmanın kullanan tarafından yapıldığı silahlardır.
YARIM OTOMATİK: İlk dolduruşun kullanan tarafından, müteakip doldurma ve boşaltmanın silah tarafından yapıldığı ve her tetik çekilişte tek mermi atan silahlardır.
TAM OTOMATİK: İlk dolduruş yapıldıktan sonra tetik çekili olduğu sürece atışa devam eden silahlardır.
GAZ GERİ TEPMELİ: Kapak takımının geri hareketinin gaz silindiri ve pistonu ile sağlanan silahlardır.
ANİ GERİ TEPMELİ: Kapak takımının geri hareketinin kovan dip tablasına yapılan basınçla temin edildiği silahlardır.
GERİ TEPMESİZ: Namlu arkasından gazın bir kısmının geri kaçması için uygun delikler bırakılarak atış esnasında geri tepmenin ortadan kaldırıldığı silahlardır.
    B. SİLAHIN ÇEŞİTLERİ:
            (1)        Başlı başına silah olanlar:
                        (a)        Kesme ve dürtme silahları: Bıçak, mızrak gibi
                        (b)        Ateşli silahlar: Hafif, ağır ve özel silahlar
                        (c)        Atom, Biyoloji ve Kimya silahları,
                        (ç)        Meteorolojik silahlar
                        (d)        Psikolojik silahlar
            (2)        Silahlarla birleşerek silah gibi kullanılanlar: Uçak, Tank ve Gemi
            (3)        Kendileri silah olmayıp silahın görevini yapmasına yardımcı olanlar: Atış kontrol aletleri, telsiz, telefon gibi.
            (4)     Kullanma şekillerine göre:
                        (a)  El silahları               : Tabanca, Makineli. Tabanca   
                        (b)  Omuz silahları         : Piyade Tüfekleri
                        (c)  Destekli  silahlar     : Havan, G.T.T. Ağır Mk. Tüfek
            (5)    Atış şekillerine göre:
                        (a)   Tek ateşli silahlar   : Havan, Roketatar
                        (b)   Yarım otomatik silahlar      : Tabanca
                        (c)   Tam otomatik silahlar         : Makineli Tüfekler.
            (6)  Çalışma prensiplerine göre:
                        (a)        Gaz geri tepmesinden istifade edilmeyenler: Havan, Bombaatar  
                        (b)        Gaz geri tepmeli silahlar: Kalashnikov Piyade Tüfeği,  PKMS Makineli Tüfek.
                        (c)        Geri tepmesiz silahlar: G.T. T, Roketatar
                        (ç)        Ani geri tepmeliler
                                   (I) Namlusu  atış  anında  oynayanlar  : MG-3 Mt., A4, A6 Makineli Tüfek gibi
                                   (II) Namlusu atış anında sabit kalanlar: G–3 P. Tf. vb. OLARAK SINIFLANDIRILABİLECEĞİ GİBİ Ateşli silahlar ve Ateşsiz silahlar olarak ta sınıflandırılabilir.

        (1) ATEŞLİ SİLAHLAR: Mermi adı verilen özel şekil ve nitelikteki maddeleri barut gazı basıncı ile uzak mesafelere atabilen silahlara ateşli silah denilir.
             (a) Ağır silahlar: Tank, havan, uçaksavar, roketatar, makineli tüfekler vb.
             (b) Hafif Ateşli silahlar: Tabanca, tüfek, makineli tabancalar.

        (2) ATEŞSİZ SİLAHLAR:
             (a) Kesici aletler; Bıçak, balta, satır, vb.
             (b) Delici silahlar; Tornavida, şiş, vb.
             (c) Ezici silahlar; muşta, zincir, çekiç, pense, kerpeten vb.

    C. SİLAHIN PARÇALARI VE SÖKÜLÜP TAKILMASI:
         TABANCANIN BÖLÜMLERİ

SİLAHIN BÖLÜMLERİ ile ilgili görsel sonucu

1 GÖVDE: Tabancanın hareketli ve sabit bütün parçalarını üzerinde taşıyan bölümdür.
2 KABZE: Tabancayı kavramaya, elle tutmaya yarayan bölümdür.
3 NAMLU: Merminin istikrarlı bir şekilde hedefe gitmesini sağlayan parçadır.
4 İĞNE: Merminin ateşlenmesini sağlayan parçadır.
5 HOROZ: İğnenin kapsülü ateşlemesini sağlayan parçadır.
6 TETİK: Horozun ve iğnenin çalışmasını sağlayan parçadır.
7 SÜRGÜ: İğne, iğne yayı, gez, arpacık ve boş kovan atacağını üzerinde taşıyan parçadır.
8 YERİNE GETİREN YAY: Geriye gitmiş olan kapak takımının ileri gitmesini sağlar


TABANCANIN SÖKÜLMESİ: Silahın sökülmesinde öncelikle şarjör çıkarılır. Kapak takımı geri getirilerek fişek yatağında fişek olup olmadığı kontrol edilir. Varsa çıkartılır. Kapak takımı çıkartılır, namlu ana gövdeden ayrılır (namlu sabit değilse). Yerine getiren yay ve mili ayrılır (mil varsa).

İlgili resim
Silahın sökümüne başlamadan önce namlu emniyetli bir yöne çevrilerek silah emniyete alınır. Şarjör çıkarılır ve kapak takımı geri çekilerek atım yatağının boş olup olmadığı kontrol edilir.
            (a)        Şarjör: Kabza altındaki şarjör tutma mandalı geri çekilerek tabancadan çıkarılır. 
            (b)       Kapak Takımı : Sağ elle kabza kavranır. Tetik korkuluğu ön kısmı aşağı çekilip sağ el işaret parmağı ile sola doğru bastırılarak yuvasına oturması önlenir. Kapak takımı arka kısmından sol elle tutularak tamamen geri çekilir, arka kısmı, yukarı kaldırılarak kanalından kurtarılır ve öne doğru sürülerek silahtan ayrılır.
            (c)        Yerine Getiren Yay:  Namlunun üzerinden alınır.
            (ç)        Namlu ve Gövde: Sahra sökümünde bu parçalar komple kalır.
(2) Şarjörün Ayrıntılı Sökümü ve Takılması: İnce bir zımba ile şarjör kapak kilidine bastırılarak kapak yatağından alınır ve aşağıdaki parçalara ayrılır. Takılması söküm sırasının tersidir.
            (a)    Alt kapak           (1)
            (b)    Kapak kilidi       (2)
            (c)    Şarjör yayı          (3)
            (ç)    Gerdel                (4)
            (d)    Şarjör gövdesi    (5)
           

Kapak Takımının Ayrıntılı Sökümü:
            (a)        Tırnak ve Yayı: İnce uçlu bir zımba ile yayı geriye itip önce tırnak sonra yayı çıkarılır.
            (b)       Emniyet Mandalı: Ateşleme iğnesi bir zımba ile öne itilerek emniyet mandalından kurtarılır ve emniyet mandalı çekilerek alınır.
            (c)        İğne – Fişek İşaret Pimi ve Yayları: Yataklarından çıkarılır. Monte ederken iğnenin çıkıntılı tarafına, işaret piminin de ön ve arka taraflarına dikkat edilmeli ve çıkarıldıkları gibi takılmalıdır.
            (ç)        Gez: Gerekmedikçe sökülmemelidir.
            (d)       Kapak Takımı Gövdesi:


Namlu ve Gövdenin Ayrıntılı Sökümü:
            (a)        Namlu: Tespit pimi zımba ile çıkarılıp, plastik çekiçle önden geriye vurularak namlu sökülür. Namlu gerekmedikçe sökülmemelidir.
            (b)       Kabza Kapakları: Tespit vidası ve somunu sökülerek çıkarılır.
            (c)        Boş Kovan Atacağı ve yayı: Yatağından alınır.
            (ç)        Tetik manivelası çıkarılır.
            (d)       Zımba ile pimine vurularak tetik ve tetik yayı çıkarılır.
            (e)        Zımba ile vurularak horoz tespit pimi çıkarılır.
            (f)        Horoz alınır
            (g)       Boşta kalan horoz düşürme kanadı alınır.
            (ğ)       Tetik tulumbasının sağ ve sol pimleri çıkarılarak tetik tulumbası alınır.
            (h)       Tetik tulumba dayanma parçası, yayı ve yay kılavuzu çıkarılarak alınır.
            (ı)        Şarjör tutma mandalı çıkarılır.
            (i)        Horoz mesnet yayı yüksüğü çıkarılır.
            (j)        Horoz mesnet yayı alınır.
            (k)       Horoz mesnedi çıkarılır.
            (l)        Tetik korkuluğu pimleri çıkarılarak alınır.
            (m)      Tetik korkuluğu mesnet ve yayı alınır.
            (n)       Geriye gövde kalır.


TABANCANIN TAKILMASI: Sökme işleminin tersine uygulanarak parçalar sırasıyla takılır. Şarjör takılmadan evvel namlu emniyetli bir alana çevrilerek tetik düşürülür.

  D. SİLAHIN PARÇALARINDA MEYDANA GELEBİLECEK ARIZALAR VE GİDERME YOLLARI:
            Silahlar yapılarına göre değişik arızalar gösterse de benzer sistemleri olduğundan Kırıkkale tabancalarda meydana gelen arızaları çizelge halinde aşağıya çıkartıyoruz.
SİLAH TEMİZLEME ile ilgili görsel sonucu

    E. SİLAHIN TEMİZLİĞİ VE DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR:
            Silahı uzun süre kullanmamış ya da, uzun bir zaman kullanmayacak da olsak temizlik silahlar için şarttır. Silahın çalışması, tutukluk yapmaması, ilk hızının artması, uzun ömürlü olması ancak temizlik sayesinde gerçekleşir. Silah temizliğinde amaç; her an silahı çalışır vaziyette bulundurabilmek, temiz ve bakımlı, parçalarının sağlam ve noksansız olmasını, ayrıca ömrünün uzamasını sağlamaktadır. Parçaların yoğun olduğu yerlere yağın şırınga ile ulaşmasını sağlayabiliriz.

      Silah Temizliğinde Gerekli Malzemeler;
  • Harbi
  • Temizleyici Yağ
  • Koruyucu Yağ
  • Namlu için Özel Yağ
  • Temizlik Bezi
  • Kıl Fırça
  • Bakır fırça
  • İnce bir çubuk (Silahın elle ulaşılamayan parçalarının temizliği için)
  • Tornavida (Kabza kapaklarını sökmek vs. için)
Silah temizliği çok az bir yağ ile yapılmalıdır. Silahın seri çalışması çok fazla yağlama ile değil yeterli yağlama ve yağlanan yerlerin kurulanması ile sağlanır.

    F. SİLAHIN BAKIMI VE DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR: Silahın normal çalışması için periyodik bakım şarttır. Temizlikte bakımın bir parçasıdır. Bakım sırasında metal çubuk, törpü, zımpara gibi çizici, aşındırıcı malzemeler kullanılmamalıdır.
Bakımlar genelde atıcının yapabileceği; atış öncesi ve sonrasında, haftalık ve aylık, silah ustasının yapacağı ve küçük parçaların da söküldüğü yıllık bakımlar şeklinde sınıflandırılabilir. Bunun yanında Atıcının periyodik olarak yaptığı bakımlara basit bakım denilir ki burada küçük parçalar sökülmez ancak temizlikleri ve bakımları yapılır, silah ustasının yıllık yaptığı bakımlara da kapsamlı bakım diyoruz.

    G. SİLAHLI GÖREV YAPARKEN DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR:
  • Silah her zaman dost değildir. Silah kazalarında ölenlerin yakın akraba ya da meslektaş olduğu unutulmamalıdır.
  • Silahı şeytan değil insan doldurur. İnsanlar silahın dolu olduğunu unutur ya da silahın boş olduğunu zanneder. Bu da kişinin işine verdiği önemin, silahın neler yapabileceğinin bilincinde olunmamasının bir göstergesidir. Bilinçli kişiler silahın boş olduğunu zannetmezler. Silahın boş olup olmadığını elle ve gözle kontrol ederler.
  • Alkol insanın muhasebe gücünü yani iradesini zayıflatır. Bu nedenle silah ve alkol bir arada olmamalıdır.
  • Silah oyuncak değildir. Silah stres atma malzemesi de değildir. Silah deneme yanılma kontrol cihazı ya da incelenmek üzere alınmış kadavra da değildir. Silahla oyun olmaz. Silah ciddi kişilerin ciddi işlerde kullanacağı ve zorunlu olmadıkça kılıfından çıkarılmaması gereken bir inzibat aletidir.
  • Her silah kapak takımı kapalı olduğu müddetçe, şarjörü takılı olduğu müddetçe DOLU kabul edilir.
  • Kimsenin canı kendini bilmez bir kullanıcının canı kadar ucuz değildir. Onun için silahın namlusunu canlılara karşı çevirme.
  • Mermi görünmeyen yerlere de gider. Emniyete alınmış alanların haricinde elin tetiğe gitmesin.
  • Aldığın eğitim silahı tanıman ve kazaları yapmaman içindir. Meydana gelen kazalarda aldığın eğitimin cezanı ağırlaştıracağını unutma.
  • Silahı eline aldığın zaman parmağın tetikte değil tetik korkuluğunda olsun. Bu alışkanlık haline gelirse kazalar büyük oranda azalır. Silahı kabzasından tut. Arkadaşına devir ve teslim sırasında da namlu tehlikeden uzak istikamete bakacak şekilde teslim et.
  • Silahı evde veya lojmanda bulundurman gerekiyorsa silahı çocuklarına tanıt ve meraklarını gider. Ancak silah mutlaka çocukların uzanamayacağı yerde saklanmalıdır.

    H. DEVİR TESLİM ESNASINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR: Görev yerindeki silah devir teslimlerinde yukarıda anlatılan kuralların yanı sıra aşağıdaki tedbirler de alınarak devir ve teslim gerçekleştirilir. Bu tedbirler can güvenliğinin yanı sıra görev sırasında silahımızın hangi durumda olduğunu bilmek açısından önemlidir.
  • Silahı teslim almadan önce silahın boş olup olmadığını sor. Silahın boş olup olmadığını gör et ve emniyet mandalının kapalı olup olmadığını kontrol et. Teslim ederken de aynı şekilde teslim et. Unutma ki görev senden sonra da devam edecektir. Devir ve teslimlerde emniyet konusunda zamanı aceleye getirme.
  • Elden devir ve teslimlerde namlu mutlaka güvenli olan bir alana bakacak şekilde teslim alana uzatılmalıdır. Kasa, masa veya dolap gibi zeminlerde bırakılan silahların namluları da boşluğa dönük olmalıdır.
  • Silah ele alındığında parmak tetik korkuluğunda olsun. Bunu alışkanlık haline getir.
  • Emniyeti açmadan önce namlu boşluğa çevrilmiş durumda olmalıdır.
  • Şarjör çıkarılmadan kapak takımını çekmemeye özen göster. Şarjörü çıkarınca fişek yatağının boş olup olmadığını kontrol et. Ondan sonra şarjörü boşalt. KAZALARIN ÇOĞU BU SIRA TAKİP EDİLMEDEN YAPILAN BOŞALTMALARDAN KAYNAKLANMIŞTIR.
  • Silahın boş olduğuna emin olmadan şarjörü takma. Şarjör takıldıktan sonra da ihtiyaç değilse fişek yatağına fişeği sürme.
  • Şarjör içindeki fişekleri kontrol et. Adetleri tam mı? Kapsüllerinde iğne vuruş izi var mı? Kirlenme ya da oksitlenme var mı? Şarjör yerine tam oturuyor mu?
  • Silahın genel görünümüne bak. Bakımlı mı? Herhangi bir çatlak veya kırık var mı?
  • Devir ve teslim sırasındaki eksiklikleri mutlaka tutanakla tespit et. Silah kontrollü malzemelerdendir. UNUTMA Kİ SİLAH KONUSUNDA MERHAMETTEN MAZARRAT DOĞAR.
  • SİLAH KULLANMA YETKİLERİ DOĞMADAN SİLAH ATEŞLENMEMELİDİR.
2. ATIŞ TEKNİKLERİ:
    A. ATIŞ EMNİYETİ:
        (1) ATIŞTAN ÖNCEKİ EMNİYET TEDBİRLERİ:
             (a) Emniyet tedbirleri bütün atış eğitiminde ve bilhassa poligonda yapılacak tabanca atışlarında çok önem kazanır.
             (b) Emniyet tedbirlerini sağlamak bakımından yapılması gereken kontroller ihmal edilmemeli ve dikkatle muayene edilinceye kadar her silah dolu olarak kabul edilmelidir.
             (c) Kursiyer öğrenci silahın sadece boş olduğu zamanlarda emniyette olacağını, başka bir ifade ile kapak takımı kapatılmış bulunan bir silahın asla emniyette olarak kabul edilemeyeceğini bilmelidir.
             (d) Atışta görevli öğretmen, atış yeri ve idaresi hakkında tam bir bilgiye sahip olmalıdır.
             (e) Atışı idare eden öğretmen talimat verinceye kadar, kursiyer öğrenci cephane dağıtma yerinden cephane almaz ve cephane ile görevli personel de vermez.
             (f) Emniyeti icap ettiren, aşağıda belirtilen bütün hususlar tamamlanmadan atışa başlanmaz.
                 (I) Daha önceden tespit ve tayin edilen atış alanına giren ve çıkan bütün yolların kapatılması ve görevlilerin çıkarılması.
                 (II) Hedef yerinin ve hedefçilerin emniyetinden sorumlu olan öğretmen, atışı idare eden kişiye emniyet tedbirlerinin sağlandığına dair tekmil verir.
                 (III) Bütün silahlar içlerinde fişek bulunmadığına kanaat getirilmek üzere atış öğretmeni tarafından muayene edilir. Atış yerine gelinir gelinmez bütün kursiyerlerin silahları muayene edilir ve her tabancanın atım yatağının boş olduğu kontrol edilir.
                 (IV) Namlusunun içinde veya yatağında pasa karşı koruyucu mahlûl kalıntıları, temizleme bezinden kalan iplikler, pas, kir, çamur, kar bulunup bulunmadığı kontrol edilmemiş silahlarla atış yaptırılmaz.
                 (V) Atış yerinin sağ ve sol kanatları emniyet bakımından tahdit edilmiştir. Atışa başlamadan evvel atıcıya bu sınırlar hakkında gerekli bilgi verilir. Herhangi bir sebeple bu sınırlar dışına ateş edilemez.

        (2) ATIŞ ESNASINDA EMNİYET TEDBİRLERİ:
             (a) Silahlar sadece atış hattında doldurulur ve boşaltılır.
             (b) Silahlar sadece atışı idare eden öğretmenin komutu üzerine doldurulur.
             (c) Atışı idare eden öğretmen, atış yolunun emniyette bulunduğunu görüp; DOLDUR VE ATEŞ SERBEST! komutunu verinceye kadar herhangi bir atış noktasından atış yapılmaz.
             (d) ATEŞ SERBEST! ve ATEŞ KES! Komutları yüksek sesle ve ayrı bir ifade ile verilir. Kursiyerler ATEŞ KES! komutunu duyunca parmağını tetikten çeker ve hemen silahını emniyete alır. Verilecek diğer komutları bekler.
             (e) Görevlendirilmiş atış öğretmeninin muayenesinden geçip boş ve kapak takımının açık bulunduğu kontrol edilmemiş olan hiçbir silah atış hattını terk etmez.
             (f) ATEŞ KES! Komutunda veya işaretinde atış hattındaki bütün kursiyer öğrenciler hemen ateşi keserler ve silahın emniyete alınmasını sağlarlar. Silahlar emir verilince boşaltılır, bütün silahlar boşaltılıncaya kadar kursiyerler atış hattındaki yerlerinde kalırlar. Atışı idare eden öğretmen emir verinceye kadar atış hattı terk edilmez.
             (g) Kursiyerler atış hattında iken silahların namluları daima atış istikametini göstermelidir. Mecbur kalındığı hallerde silahın namlusu ya yeri ya da havayı gösterecek şekilde taşınmalıdır.
             (h) Emniyette olsun veya olmasın silah, atış hattında birliklerden diğer birliklere dolu olarak taşınmaz.
             (ı) Sıcak namlulu bir silahın namlusunu fişek bırakılmaz.
             (j) Atış hattının gerisinde iken silah kurulmaz ve doldurulmaz.
             (k) Atışı idare eden öğretmen müsaade etmedikçe hiçbir kimse atış hattının ilerisine geçmez, atış esnasında tehlikeyi gören veya sezen her şahıs ATEŞ KES! Komutunu vermek yetkisindedir.

        (3) ATIŞTAN SONRAKİ EMNİYET TEDBİRLERİ:
             (a) Boş kovanlar ve atılmamış cephaneden birbirine karışmış olanlar varsa bunlar ayrılmalıdır. Boş kovanların iadesinde kapsülü patlamamış boş kovan bulunmamasına dikkat edilir. Bunun için boş kovanlar muayene edilmelidir.
 (b) Atış alanını terk etmeden evvel bütün silahlar kontrol edilir.
             (c) Atış yeri terk edilmeden evvel hedeften geriye doğru bütün hatlar ilgililer tarafından bir defa daha kontrol edilir.
             (d) Atış alanı terk edilmeden önce atış sahasına hiç kimsenin girmesine müsaade edilmez.

    B. TEMEL ATIŞ TEKNİKLERİ: Silah kullanmak için doğru bir eğitim alınarak, alınan eğitimin doğru uygulanması yeterli değildir. Alınan bu doğru bilgilerin değişik atış şekillerinde uygulanarak el alışkanlığı kazanılmalıdır. Unutulmamalıdır ki görev sırasında karşılaşılacak tehlikelerde tam olarak nişan almaya fırsatımız olmayabilir. Doğrultarak atış her görevli için el alışkanlığı haline gelmelidir. İyi bir atıcı olabilmek için ihtiyaç duyulan bilgiler aşağıya çıkarılmıştır.
        (1) Duruş,
(2) Pozisyon,
        (3) Kabza kavrama,
        (4) Nefes kontrolü,
        (5) Nişan kontrolü,
        (6) Tetik kontrolü,
        (7) Konsantre olma.
(1)     DURUŞ: Atışlarda silahın hareketsizliğini sağlayan en önemli unsur iyi bir duruştur. Atıcının atış sırasındaki duruşu onun boy, kilo, vücudun biçim ve orantısı, kas yapısı ile de ilgilidir. Herkesin kendisine ait bir duruşu vardır. Bu duruşlar atış vaziyetinin çeşidine göre de değişir. Duruş vaziyeti alırken baş dik olmalı, kol, silah ve hedef aynı istikamette görülmelidir. HER ATICI KENDİ DURUŞ ŞEKLİNİ GELİŞTİRMELİDİR.



(2)     POZİSYON: Atıcının; en rahat, en az gerilimle ve hiçbir zorlamanın olmadığı pozisyonda olması atıcının pozisyonunu tarif eder. Pozisyonla ilgili ünlü atıcılar ayaklar arasındaki açının 120–140 derece olmasını tavsiye etmektedir. Gözler kapalı iken tabanca 30–60 cm kadar kaldırılır. Gevşek ve tabii bir halde hedef istikametinde indirilir. 5–10 saniye bu şekilde tutulduktan sonra gözler açılarak kolun tabii halini alıp almadığı kontrol edilir. Bu test tabanca 45 derece yere bakarken yukarıya kaldırılarak ta yapılabilir. Eğer nişan hattı hedefi göstermiyorsa arkadaki ayak sola sağa hareket ettirilir. Kol hareket ettirilmez. Pozisyon duruşların otomatiğe bağlanması yani her zaman aynı pozisyon duruşun yakalanabilmesi uzun zaman antrenman yapılarak sağlanabilir.

(3)     KABZA KAVRAMA: Atıcının silaha hakim olmasını ve silahı nişan hattına uygun olarak muhafaza etmesini sağlayan unsurlardan biridir.
·     İyi bir kabza kavrama için kabzanın en rahat kavrandığı pozisyon seçilmelidir.
·    Kabzayı kavrayan elin pozisyonu her seferinde aynı olmalı, birinci atıştan ikinci atışa, bir günden diğer bir güne en ufak bir değişiklik göstermemelidir.
·    Silah tutuşunun en ideal tutuş olması demek gez ve arpacık ilişkisini bozmamak için ekstra bir çaba gerekmemesi demektir. Eğer silah tutuşu hatalı ise arpacık gezin tam ortasında kalmayacak pozisyon bozularak kayma eğilimi gösterecektir.
·     Ara sıra eli rahatlatmadan silahı uzun süre nişanda tutmak çabuk yorulmaya neden olur. Yorgunluk kontrolün düşmanıdır. El ne kadar güçsüzse kabzayı kavramak elin o kadar çabuk yorulmasına neden olur.
·     İşaret parmağı artan ve devamlı bir vaziyette ancak vücut ve koldan bağımsız bir şekilde tetiği ezmelidir. Parmak silahın gövdesine veya tetik korkuluğuna değmemeli, yalnızca tetiğe temas etmelidir.
·     Uygun nişan için silah ele oturmalı ve kaymamalıdır. Tutuş pozisyonunun bozulmaması için elin orta, yüzük, serçe parmakları ve avuç içinin tüm yüzeyi silah kabzası elle direkt temas etmelidir.
·     Sol el ile emniyeti kapalı silah üstten ( namludan ) tutulur.
·     Sağ el işaret parmağı ve başparmakla havada bir ( V ) şekli oluşturulur. Başparmak işaret parmağından hafifçe aşağıda olmalıdır.
·     Atış pozisyonu alacak şekilde sağ bilek hafifçe bükülür.
·     Sol eldeki silah sağ el ile oluşturulan ( V ) şeklinin içine ve avuç içine iyice oturacak şekilde yerleştirilir.
·     Kabzanın arka kısmı avucun tam ortasına iyice yerleştirilir.
·     Parmaklar bitişik şekilde ileri uzatılır. (tetik parmağı) muhafazası dışında olmalıdır.
·     Altta kalan 3 parmak kabzanın etrafına dolanır, serçe parmağı diğer ikisine oranla daha gevşek olmalıdır. Serçe parmağını çok sıkmak namluyu aşağıya doğru, orta parmağı çok sıkmak namluya yukarıya doğru kayma eğilimi verir.
·     Başparmak ile silahı tutmak için güç harcanmamalı, silahı tutmak için gerekli güç elin tamamıyla uygulanmalıdır.
·     Tetik parmağının tetik üzerindeki yeri (parmak meme ucu ile birinci boğum arası) tespit edilir.
·     Silahı en doğru şekilde tutmak için bu faktörlerin hepsine dikkat edilmelidir.



(4)     NEFES KONTROLÜ:

·     Bir atıcının nişan esnasında nefesini tutması gerektiği bilinen bir kuraldır. Nefes alma, diyafram, göğüs kafesi, karın boşluğu ve omuzları da etkileyen bir harekettir. Omuzların hareketi doğru ve sabit bir nişanı imkânsız hale getirir. Bu sebeple Bu sebeple nişancı nefes alıp verme işlemiyle ateş etme işleminin aynı anda yapılamayacağını bilmelidir.
·     Nefes alma sadece göğüs kafesi omuzları ilgilendiren bir hadise olmayıp, insan bünyesine tesir eden ve vücudun bütünüyle ilgili bir olgudur. Bu sebeple nefes alma bütün atış süresince önemini koruyan bedensel bir harekettir. Nefes alma tekniği yanlış uygulandığında atıcının sırf nefes alma ihtiyacı hissetmesi bile teknik kontrolün zayıflamasına ve konsantrasyonun kaybolmasına neden olacaktır.
·     Nefes alıp verme sırasında göğüs kafesinin hacmi artar ve eksilir. Nefes alırken genişleyen kaburgalar ve aşağı doğru basan diyafram gergin haldedir. Nefes verme esnasında ise solunumla ilgili bütün adaleler gevşer. Diyaframın yukarı oturması, göğüs kafesinin tabii ağırlığı ve ciğerlerin tabii esnekliğiyle hava dışarı atılır.
·     Nefes alıp verme işlemi dakikada 12–14 defa tekrarlanır. Yani bir nefes alıp verme süresi 4–5 saniyedir. Dikkat edilecek olursa nefes verme ile nefes alma arasında kısa bir süre geçtiği görülecektir. Bu sürede diyafram da göğüs kafesi de konsantrasyon için en uygun durumdadır.
·     Nişancı için nefes aralarında teşekkül eden ve bütün adalelerin gevşek olduğu bir anda nişanı kontrol etmek ve tetiği düşürmek önemli bir konudur. Atış nefes verme ile nefes alma arasında geçen kısa zaman sürecinde gerçekleşmelidir. Nefes tutma da bu sürede gerçekleştirilmelidir.
·     Nefes rahatlıkla 15–20 saniye tutulabilir. Bu durum özel bir gayret gerektirmediği gibi anormal hiçbir duygu da yaratmaz. Ancak atış için 10 saniyeden fazla tutulmamalıdır. Bu süre atış için ihtiyaç duyulan zamandan çok daha fazladır. Tecrübeli atıcılar atıştan önce bir iki nefes alırlar ve verirler. Nefeslerini tutarak kendilerini gevşek hale getirirler. Bütün dikkatlerini gez ve arpacık üzerine yoğunlaştırırlar. Tetiğe yumuşak bir basınç yaparak ta atışı gerçekleştirirler. Aşırı duraklamalar beyne ve gözlere az oksijen gitmesine neden olur. Bu da konsantrasyonu olumsuz yönde etkiler. Vücut yeniden nefes alma ihtiyacı hissettiği zaman kaslarda gerilim artar.
·     Yukarıda açıklananlar zamanın sınırlı olmadığı atışlarda uygulanır. Bunun haricinde ise teknik olarak hangi durumda isek (nefes alıyor ya da veriyor) nefesimizi tutup atışımızı yapabiliriz. Bütün mesele atışın yapıldığı anda nefesin tutulması gerektiğinin bilinmesidir. Atış yapıldıktan hemen sonra da yeniden nefes alıp verme ve nefes kontrolü işlemi uygulanır.
·     Nefes alıp verme uygun nişan noktasının yakalanması için uygulanır. Nefes alma arpacıkta aşağı doğru bir harekete, nefes verme ise yukarı doğru bir harekete neden olur. Duraklama ise nefes verirken arpacıkta hedefteki uygun nişan noktasıyla koordineli olarak gerçekleştirilmelidir.
·     Kabul edilebilir nefes alıp verme işlemi şu şekilde olmalıdır
-          Birkaç defa solunum yapılır.
-          Silah hedefe yönlendirilir ve kabaca nişan alınır. (ön nişan)
-          Nefes alınıp verildikçe arpacığın hedeften aşağıya doğru hareketi izlenir.
-          Nefes verme sırasında arpacık hedefte uygun nişan noktasına geldiği anda nefes tutulur. Nefes tutma sırasında da atış gerçekleştirilir.

(5)     NİŞAN KONTROLÜ:
               Alınan nefes kontrolü ne kadar mükemmel olursa olsun doğal nişan hattı ile gerçek nişan hattı arasında büyük açı farkı varsa başarılı atış yapmak mümkün değildir. Doğal nişan hattı atıcının bünyesinin rahatlatıldığı zamanda oluşturulan nişan hattıdır. Tecrübeli atıcılar atış pozisyonu alırken atış boyunca; doğal nişan hattının kurulup kurulmadığını, kayma olup olmadığını kontrol ederler ve kayma varsa düzeltirler. Bunu da şöyle gerçekleştirirler.
·     Atıcı hedefe nişan alır ve gözlerini kapar. Bu durumda vücudundaki bütün gerilimlere konsantre olur ve onları hisseder(ayak, bacak, kalça, üst gövde, omuzlar, kollar, eller ve boyundaki gerilimler).
·     Gözler bu kontroller tek tek yapılana kadar açılmaz ve aynen atış yapıyormuş gibi tetik kontrolü yapılır ve tetik istinada getirilir.
·     Gözler açılır ve bu andaki görülen nişan hattı atıcının doğal hattıdır. Eğitimini tamamlamış atıcı için bu nokta gerçek nişan noktası olmalıdır. Yani hedefte o anda görülen nokta hedefteki vurulmak istenen nokta olmalıdır.
·     Gözler açıldığında hedefte kayma olduğu görülürse hata giderilene kadar pozisyonda düzeltmeler yapılmalıdır. Küçük kaymalar ayakların, kolların ve ellerin düzeltilmesiyle giderilebilir. Ancak büyük kaymalarda sistem baştan tekrarlanmalıdır.
·     Meydana gelen bu sapmaların sebebi; atıcının doğru nişan noktası oluşturmak için nişan alımı başlangıcında, elinde, kolunda ve yanaklarında oluşan gerilmelerden kaynaklanır. Doğal nişan hattı hedefle uyumlu olduğu sürece atışın başarılı olma ihtimali de artacaktır.
·      


(6)     TETİK KONTROLÜ:

·     Silahın ateşlenmesi, tetiğin çekilmesiyle gerçekleşir. Çok kolay bir işlem gibi görünen tetik çekmek, eğer gerekli koordinasyon sağlanmazsa insan vücudundaki tabii refleksler nedeniyle nişan hattını bozar. Bozulan namlu istikameti de hedefi göstermediği için mermi hedeften başka bir yere gider. Atıcılar arasında küçük farklılıklar olmasına rağmen genel olarak uygulanan doğru tetik çekme prensipleri şunlardır.
-          Tetiği istinada getirdikten sonra limon sıkar gibi yavaş (6-7 saniyelik bir süre içinde),
-          Kesinti ya da duraklama yapmadan devamlı,
-          Gittikçe artan bir kuvvetle,
-          Yanlara doğru değil dümdüz geriye doğru çekmeliyiz.
·     Tetiğin çekilmesiyle başlayan ve peşi sıra devam eden hareketleri sıraladığımızda
-          Tetik istinada getirilip, tetik ağırlığı yenilinceye kadar çekilir.
-          Tetik çekmenin sonunda tetik tulumbasından kurtulan ateşleme çekici (horoz) harekete geçerek iğneye vurur.
-          İğne kapsülü, kapsül de kovandaki barutu ateşler. Ateşlenen barutun yanmasından doğan gaz basıncı mermi çekirdeğini ileri itekler.
-          Mermi çekirdeği namlu istikametini takip ederek ilerlerken yiv-setlere uyarak dönmeye başlar ve namluyu terk ederek (çekirdek namludan çıktığı anda) patlama sesi oluşur. İstikametindeki ilk engele (hedefe) çarpar. Görüldüğü gibi tetik sıkma atışın sonu değil atışı başlatan olaydır. Tetik sıkması bittiği halde mermi namluyu terk edinceye kadar pek çok işlem yapılmakta ve bu işlemleri kapsayan bir zaman geçmektedir. Mermi namlu istikametinde yol alacağına ve mermiye yön veren de namlu olduğuna göre, namlu istikametini mermi namluyu terk edinceye kadar hedefte tutmak mutlak bir gerekliliktir. Aksi takdirde vurmak mümkün olamaz
·     Atıcı mermi çekirdeğini harekete geçirmek için tetik çekmek zorundadır. Peki, atıcının tetiği çekmesiyle iş biter mi? Tabii ki hayır. Atıcının görevi tetik çekmenin sonuna kadar değil, mermi namluyu terk edinceye kadar devam eder. Çünkü tetiğin çekilmesi bittiği halde, horozun tetikten kurtulup iğneye, iğnenin kapsüle vurması, kapsülün barutu ateşlemesi ve merminin kovandan ayrılıp ve namlunun içinde yol alması esnasında bile atıcı mermi yönünü değiştirme şansına sahiptir. Mermiyi de herhangi bir yöne gönderebilir. İşte bunun için atıcının namlu istikametini yani nişan hattını, mermi namludan çıkıncaya kadar vurmak istediği hedef istikametinde tutma zorunluluğu vardır.
·     Silahın ateşlenmesi sırasında ortaya çıkan insan vücudunun refleks davranışları atış sonuçlarını olumsuz olarak etkiler. Ancak bu refleksler normaldir. Bunlar zaman zaman göz kapama, silahı ileri itme vb, şekilde gerçekleşir. Buna mani olmak mümkün değildir. Atıcının yapacağı bu refleksleri mermi namluyu terk ettikten sonra gösterme alışkanlığını kazanmasıdır.

(7)     KONSANTRASYON:

·     Eğer gez-arpacık konuşlanması yanlış yapılırsa bunun net sonucu başarısız bir atıştır. Doğru nişan almaya yeterince dikkat etmemek atıcının başarısız bir atış yapmasına ve geçte olsa bunun önemini anlamasına mal olur. Birçok atıcı ilk aşamada mükemmel nişan alır, ilerleyen sürelerde dikkatini duruş, tetik ezme ve düşürmeye dağıttıkları için nişanı bozar. Sporcu genelde hatasız ve hareketsiz nişan almayı ilk anda beceremezse, dikkatini duruşuna yöneltip vücudunu hareketsizlendirmeye çalışır, nişan konsantrasyonu bozulur.
·     Doğru nişan almayı bozan bir diğer nokta endişedir (heyecan). Bu heyecan atıcıya tetiğe daha sert basmasını telkin eder. Atışı bir an önce gerçekleştirmek için duyulan bu dürtü o sırada tamamen nişan almaya yoğunlaşmış olması gereken konsantrasyonu bozar. Atış sırasında sistem (atıcı-silah) bütünlüğünde küçük hareket ve titremeler olsa bile dikkat nişan almaya harcanırsa atışın sonucu sevindirici olacaktır.
·     Atıcı 3–6 saniye arasında tam bir konsantrasyon sağlamalıdır. Bu kısa zaman aralığı kontrollü bir atışın gerçekleşmesi için en uygun süredir. Eğer tetik ezilirken nişanı bozmamayı başarırsanız 3–6 saniyelik katıksız konsantrasyon süresi içinde düşecek tetiğin sonucu hedefte istediğimiz noktada açılmış bir delik olacaktır.
·      


    C. İLERİ SEVİYE ATIŞ TEKNİKLERİ: ileri seviye atışlarından amaç; temel atış tekniklerinin üzerine hayatta karşılaşılabilecek tehlikelere anında reaksiyon gösterilebilmesi amacıyla değişik atış teknikleri uygulayarak atış kültürünü geliştirmektir.

(1)     Sabit hedefe normal atış:
·          10 metre uzağa bir boy hedefi dikilir.
·          10 fişek verilir ve şarjöre doldurulur.
·          Şarjör silaha takılır ve kılıfına konulur.
·          Verilen işaret ile süre başlar ve atıcı silahı kılıfından çıkartıp 90 saniye içerisinde 10 atış yapar. Atışların % 70’i hedefte olana kadar tekrarlanır ve bir sonraki turda zaman kısaltılarak devam edilir. Amaç aynı başarıyı 10 saniyelik zamanda gerçekleştirmektir.

(2)     İki hedefe yan yana darbeli atış: Amaç 10 saniyelik zamanda tek hedefe yaptığı atışlardaki başarısını 2 hedefte de göstermesidir.
·           10 metre uzağa yarım metre aralıklarla 2 hedef dikilir.
·           10 fişek verilir bu on fişek bir şarjöre 4, diğerine 6 olmak üzere 2 şarjöre basılır.
·           Şarjörlerden birisi silaha diğeri şarjör kılıfına veya bel ile kemer arasına takılır. Silah ta kılıfına konulur.
·           Verilen işaretle süre başlar ve atıcı silahı kılıfından çıkartıp ilk 2 fişeği soldaki hedefe, sonraki 2 fişeği sağdakine darbeli atış yapar. Sonra silah havada iken şarjörü çıkartıp kılıftaki şarjörü silaha takarak yine sol taraftan başlayarak 2 şer adet darbeli atış yaparak son 6 fişeği bitirir.
·           Süre 15 saniyedir. Atışların %70’i hedef üzerinde ise 2. aşamaya geçilir.

          (3) Yan yana atış: Amaç algılamada seçicilik kabiliyetinin geliştirilmesi ve risk karşısında heyecan ve korkusunu kontrol altına alma kabiliyetinin artırılmasıdır.
·           10 metre uzağa sol baştaki 1 numara olmak üzere 1–3–5 numaralı hedefler terörist, 2–4nolu hedefler rehine silueti olarak yan yana bitişik 5 hedef dikilir.
·           12 fişek verilir. Bu 12 fişek şarjörlere 6şar adet mermi koymak üzere 2 şarjöre basılır.
·           Şarjörlerden biri tabancaya, diğeri kılıfa takılır.
·           Verilen işaretle süre başlar ve atıcı kılıfından silahı çıkartıp, 1–3–5 numaralı hedeflere darbeli 2şer atış yaptıktan sonra şarjörü çıkartır, ikinci şarjörü takarak 1–3–5 numaralı hedeflere darbeli 2şer atış daha yapar.
·           Süre 15 saniye olup, önemli olan atıcının rehinelerin hiç birini vurmadan her 3 hedefe de en az bir vuruş yaparak %70 başarı puanını elde etmemesidir. Rehinelerde isabet olmamalıdır. Olursa başarısız sayılır.

(4)     Sıkıştırılmış atış: Burada amaç “yan yana atış” ile aynı olmakla birlikte biraz daha zorlaştırılan anlarda atıcının kazanmış olduğu melekeleri sağlıklı uygulayabilmesini sağlamaktır. Önceki bölümdeki aşamalar aynen uygulanır. Tek farkı hedeflerin dizilişidir. Bu pozisyonda rehineler tamamen ön planda, teröristler ise gövdelerinin yarısını rehinelerin arkasına saklamışlardır.

(5)     Derinleşen koridor atışı: Bu çalışmada amaç atıcının aynı anda karşılaştığı birçok tehlike karşısında ilk önce hangi tehlikeye yönelik atış yapması gerektiği bilincinin kazandırılmasıdır. Bu koridorların, bina koridorları ile otobüs, tren, uçak koridorları olarak algılanması gerekir. Genel kural ateş etmeye en yakın tehlikeden başlanacak olunmasının bilinmesidir.
-    5 hedef alınır. İlk hedef karşıya 25 metre mesafeye dikilir, ikinci hedef onu kapatmayacak şekilde 20 metre sola, 3. hedef 15 metre sağa, 4. hedef 10 metre sola ve 5. hedef ise 5 metre sağ tarafa dikilir.
-    10 fişek verilir. 6 fişek 1. şarjöre 4 fişek 2. şarjöre basılır. 6 fişekli şarjör tabancaya takılır. 4 fişekli şarjör kılıfına konulur.
-    Verilen işaret ile süre başlar ve atıcı silahı kılıfından çıkartarak önce 5.hedefe, sonra 4. hedefe sonra da 3. hedefe (5–10–15 metre mesafelerdeki hedeflere) birer adet olmak üzere şarjör bitene kadar atış yapar. Daha sonra şarjörü değiştirerek 1. ve 2. hedeflere de birer atış yaparak şarjördeki mermi bitene kadar atışa devam eder.
-    Süre 12 saniyedir. Her hedefte atış olmak kaydıyla 7 isabet başarı sayılır. Hedeflerden birinde hiç isabet yoksa başarısız sayılır.

(6)     Açılan koridor atışı: Derinleşen koridor atışı gibi 5 hedefe atış yapılır ancak hedeflerin aralarındaki mesafe artırılarak atıcının hız kazanmasına çalışılır. Başarı oranlaması aynıdır.

(7)     Dairesel atış: Burada amaç atıcıya kendi ekseni etrafında hareket etme kabiliyeti kazandırmaktır. Kendi ekseni etrafında hareket ederken dengesini kaybetmeden hedeflere isabet ettirmesi çok önemlidir.
·           5 hedef alınır ilk hedef atıcının bulunduğu noktadan saat 5 istikametinde 5 metre uzağa, ikinci hedef saat 2 istikametinde 10 metreye, 3. hedef saat 12 istikametinde 15 metreye, 4. hedef saat 9 istikametinde 20 metreye ve son hedef saat 7 istikametinde 25 metre ileriye dikilir.
·           10 fişek verilir. 5’erli 2 şarjöre konulur. .
·           Verilen işaretle süre başlar. Atıcı silahı kılıfından çıkartarak önce 5 metre ilerideki hedefe sol dizini yere koyarak bir el, sonra 10 metredekine dizini yerden kaldırarak 2 diz hafifçe eğilmiş olarak 1 el, 15 metredeki hedefe, aynı şekilde hafif bel hareketi ile sola dönerek, 20 metredekine sağ dizi yere koyarak, 25 metredekine sola doğru bir dairesel dönüşle her iki dizi yere koyarak birer el atış yapılır ve şarjör çıkartılarak tekrar 5 metredeki hedefe dönülerek aynı işlemler yeniden tekrar edilir.
·           Süre 15 saniyedir. Her hedefte en az bir atış olmak kaydıyla 7 isabet şarttır.

(8) Engel (barikat) atışları: Bu çalışmada amaç atıcının öğrenmiş olduğu atış tekniklerini bir koordinasyon içerisinde ardı adına uygulayabilmesi yeteneğini kazandırmaktır. Ayrıca burada şarjördeki fişek sayısını kontrollü kullanma kabiliyeti de kazandırılacaktır.
·           3 adet insan siluetine birebir uyumlu hedefe 1 adet insan boyu büyüklüğünde 2 metre uzunluğunda 1 metre eninde, 2 adet ta 1 metre uzunluğunda 1 metre eninde sütre (barikat)ye ihtiyaç vardır. Hedefler 35 metre uzağa, yarımşar metre aralıklarla yan yana dizilir. Yanlardaki terörist, ortadaki rehinedir. Hedeflerin 5 ve 10 metre uzağına belirleyici işaretler konulur. Atıcı 5 metreden kalçadan, 10 metreden çift el ile ayakta atış yapacaktır. 1x1 metre sütre hedeften 20 metre uzağa, 2x1 metre sütre de 30 metre uzağa konulur.
·           28 fişek verilir. Bu fişekler 8, 7 ve 13 adet olmak üzere 3 şarjöre doldurulur.
·           Şarjörlerden 8’lik olanı silaha takılır. 7’lik olanı 2, 13 lük olanı da 3. sırada kullanılmak üzere kemerde sırası ile yerleştirilir.
·           Rehineye isabet ettirmeden sağdaki ve soldaki hedeflerin her ikisine de isabet etmesi kaydıyla 20 isabet başarılıdır.

Translate