SİLAH BİLGİSİ VE ATIŞ
1. SİLAH BİLGİSİ: Dünya üzerinde insanların var olmasıyla
insanlar kendilerini tehlikelerden korumak ve avlanmak için taş ve ağaç
parçalarına çeşitli şekiller vererek birçok aletler yapmışlardır.
Bilim
ve sanatın ilerlemesi teknolojinin gelişmesiyle insanlar yaptıkları bu
aletlerin şekillerinde değişiklikler yaparak günümüz şartlarına uygun aletler
yapmaya başlamışlardır. Bu aletlerin hepsine silah diyoruz.
SİLAHIN TANIMI: Yakın ve uzak mesafeden çeşitli şekillerde kullanılarak canlıları
yaralayan veya öldüren, cansızları tahrip veya imha eden veya niteliğini
bozarak kullanılmaz hale getiren,
kullananı da çeşitli tesirlerden koruyan alet ve malzemelerdir.
TEKNİK TERİMLER:
NAMLU: Mermi çekirdeğine hız, dönüş ve yön vererek
hedefe göndermeye yarayan içi boş metal boruya namlu denir.
ÇAP: Namlu içerisinde karşılıklı iki set arasındaki
mesafedir.
SET: Namlu içindeki helezoni çıkıntılardır.
YİV: Setler arasındaki helezoni girintilerdir.
FİŞEK: Ateşli silahlarda kullanılan canlı ve cansız
hedefler üzerinde tahribat yapan itici madde (barut), çekirdek, kovan ve
kapsülden oluşan malzemeye fişek (mermi) denir.
FİŞEK YATAĞI: Atışa hazır fişeğin bulunduğu
yerdir.
HAZNE: Atış sırası bekleyen fişeklerin bulunduğu
yerdir. (şarjörün içidir)
RAYYÜR: Yiv ve setin mermi çekirdeği üzerinde
bıraktığı ize denir.
HATVE: Mermi çekirdeğinin kendi etrafında bir tur
dönünceye kadar namluda aldığı yola denir.
RAMPA: Fişeğin şarjörden fişek yatağına geçerken
tırmandığı yerdir.
ŞARJÖR: Atış sırası bekleyen fişeklerin işgal ettiği
yerdir.
KOVAN: Fişeğin bir bölümü olup, içinde barut,
ateşleme kapsülü ve çekirdeği muhafaza eden parçadır.
HARBİ: Silahın namlusunu temizlemek için ucuna bez
ve fırça takılabilen namlu içi yiv ve set aralarını temizlemek için kullanılan
alete harbi denir.
TIRNAK: Dolu fişek veya boş kovanı fişek yatağından
çıkarmaya yarayan ve kovanı dip tablasından kavrayan parçadır.
BALİSTİK: Fişek ve çekirdeklerinin hareketlerini
etkileyen faktörleri inceleyen bilim dalıdır.
NİŞAN HATTI: Göz, gezin üst kenar orta
noktasından, arpacığın silme üst tepesinden hedefte vurulmak istenen noktadan
geçen hatta denir.
ATEŞLEME TERTİBATI: fişeğin kapsülüne darbe yaparak
ateşlemeyi sağlayan sistemdir.
EMNİYET TERTİBATI: Silahın kendiliğinden ya da
başkaları tarafından kazaen de olsa ateş almasına engel olan tertibattır.
AÇISAL HATA: Gezin içerisindeki arpacığın
konumunun bozulmasından dolayı ortaya çıkan hatadır.
DOĞRUSAL HATA: Gez ve arpacık bir bütün halinde
iken arpacığın hedeften sapmasına doğrusal hata denir. Vücudun tabii
titreşiminden kaynaklanır.
İLK HIZ: Çekirdeğin namlu ağzını terk
ettiği andan itibaren bir saniyede aldığı yoldur
AZAMİ MENZİL: Namlu yükselişi 45 derecede iken
azami barut hakkıyla merminin gidebileceği mesafedir.
TESİRLİ MESAFE: Çıplak gözle nişan alınıp isabetli
atışın mümkün olduğu mesafedir.
DAĞILMA: Aynı esaslarda atış yapıldığı
halde merminin aynı noktaya değil muhtelif noktalara isabet etmesidir.
TEK ATEŞLİ: Her atışın yapılması için
doldurma ve boşaltmanın kullanan tarafından yapıldığı silahlardır.
YARIM OTOMATİK: İlk dolduruşun kullanan
tarafından, müteakip doldurma ve boşaltmanın silah tarafından yapıldığı ve her
tetik çekilişte tek mermi atan silahlardır.
TAM OTOMATİK: İlk dolduruş yapıldıktan sonra
tetik çekili olduğu sürece atışa devam eden silahlardır.
GAZ GERİ TEPMELİ: Kapak takımının geri hareketinin
gaz silindiri ve pistonu ile sağlanan silahlardır.
ANİ GERİ TEPMELİ: Kapak takımının geri hareketinin
kovan dip tablasına yapılan basınçla temin edildiği silahlardır.
GERİ TEPMESİZ: Namlu arkasından gazın bir
kısmının geri kaçması için uygun delikler bırakılarak atış esnasında geri
tepmenin ortadan kaldırıldığı silahlardır.
B. SİLAHIN ÇEŞİTLERİ:
(1) Başlı başına silah olanlar:
(a) Kesme ve dürtme silahları: Bıçak, mızrak
gibi
(b) Ateşli silahlar: Hafif, ağır ve özel
silahlar
(c) Atom, Biyoloji ve Kimya silahları,
(ç) Meteorolojik silahlar
(d) Psikolojik silahlar
(2) Silahlarla birleşerek silah gibi
kullanılanlar: Uçak, Tank ve Gemi
(3) Kendileri silah olmayıp silahın görevini
yapmasına yardımcı olanlar: Atış kontrol aletleri, telsiz,
telefon gibi.
(4) Kullanma
şekillerine göre:
(a) El
silahları : Tabanca, Makineli. Tabanca
(b) Omuz
silahları : Piyade Tüfekleri
(c) Destekli silahlar
: Havan, G.T.T. Ağır Mk. Tüfek
(5) Atış şekillerine göre:
(a) Tek ateşli silahlar : Havan, Roketatar
(b) Yarım
otomatik silahlar : Tabanca
(c) Tam
otomatik silahlar : Makineli
Tüfekler.
(6)
Çalışma prensiplerine göre:
(a) Gaz geri tepmesinden istifade
edilmeyenler: Havan, Bombaatar
(b) Gaz geri tepmeli silahlar: Kalashnikov
Piyade Tüfeği, PKMS Makineli Tüfek.
(c) Geri tepmesiz silahlar: G.T. T,
Roketatar
(ç) Ani geri tepmeliler
(I)
Namlusu atış anında
oynayanlar : MG-3 Mt., A4, A6 Makineli
Tüfek gibi
(II)
Namlusu atış anında sabit kalanlar: G–3 P. Tf. vb. OLARAK
SINIFLANDIRILABİLECEĞİ GİBİ Ateşli silahlar ve Ateşsiz silahlar
olarak ta sınıflandırılabilir.
(1) ATEŞLİ SİLAHLAR: Mermi adı verilen özel şekil ve
nitelikteki maddeleri barut gazı basıncı ile uzak mesafelere atabilen silahlara
ateşli silah denilir.
(a) Ağır silahlar: Tank, havan, uçaksavar,
roketatar, makineli tüfekler vb.
(b) Hafif Ateşli silahlar: Tabanca, tüfek,
makineli tabancalar.
(2) ATEŞSİZ SİLAHLAR:
(a) Kesici aletler; Bıçak, balta, satır, vb.
(b) Delici silahlar; Tornavida, şiş, vb.
(c) Ezici silahlar; muşta, zincir, çekiç,
pense, kerpeten vb.
C. SİLAHIN PARÇALARI VE SÖKÜLÜP TAKILMASI:
TABANCANIN
BÖLÜMLERİ
1 GÖVDE: Tabancanın hareketli ve sabit
bütün parçalarını üzerinde taşıyan bölümdür.
2 KABZE: Tabancayı kavramaya, elle tutmaya
yarayan bölümdür.
3 NAMLU: Merminin istikrarlı bir şekilde
hedefe gitmesini sağlayan parçadır.
4 İĞNE: Merminin ateşlenmesini sağlayan parçadır.
5 HOROZ: İğnenin kapsülü ateşlemesini
sağlayan parçadır.
6 TETİK: Horozun ve iğnenin çalışmasını
sağlayan parçadır.
7 SÜRGÜ: İğne, iğne yayı, gez, arpacık ve
boş kovan atacağını üzerinde taşıyan parçadır.
8 YERİNE GETİREN YAY: Geriye gitmiş olan kapak
takımının ileri gitmesini sağlar
TABANCANIN SÖKÜLMESİ: Silahın sökülmesinde öncelikle
şarjör çıkarılır. Kapak takımı geri getirilerek fişek yatağında fişek olup
olmadığı kontrol edilir. Varsa çıkartılır. Kapak takımı çıkartılır, namlu ana
gövdeden ayrılır (namlu sabit değilse). Yerine getiren yay ve mili ayrılır (mil
varsa).
Silahın sökümüne başlamadan önce namlu emniyetli bir yöne çevrilerek
silah emniyete alınır. Şarjör çıkarılır ve kapak takımı geri çekilerek atım
yatağının boş olup olmadığı kontrol edilir.
(a) Şarjör:
Kabza altındaki şarjör tutma mandalı geri çekilerek tabancadan çıkarılır.
(b) Kapak
Takımı : Sağ elle kabza kavranır. Tetik
korkuluğu ön kısmı aşağı çekilip sağ el işaret parmağı ile sola doğru
bastırılarak yuvasına oturması önlenir. Kapak takımı arka kısmından sol elle
tutularak tamamen geri çekilir, arka kısmı, yukarı kaldırılarak kanalından
kurtarılır ve öne doğru sürülerek silahtan ayrılır.
(c) Yerine Getiren Yay: Namlunun üzerinden alınır.
(ç) Namlu ve Gövde: Sahra sökümünde bu
parçalar komple kalır.
(2) Şarjörün
Ayrıntılı Sökümü ve Takılması: İnce bir zımba ile şarjör kapak kilidine
bastırılarak kapak yatağından alınır ve aşağıdaki parçalara ayrılır. Takılması
söküm sırasının tersidir.
(a) Alt kapak
(1)
(b) Kapak kilidi (2)
(c) Şarjör
yayı (3)
(ç) Gerdel (4)
(d) Şarjör gövdesi
(5)
Kapak Takımının
Ayrıntılı Sökümü:
(a) Tırnak
ve Yayı: İnce uçlu bir zımba ile yayı geriye itip önce tırnak sonra yayı
çıkarılır.
(b) Emniyet
Mandalı: Ateşleme iğnesi bir zımba ile öne itilerek emniyet mandalından
kurtarılır ve emniyet mandalı çekilerek alınır.
(c) İğne
– Fişek İşaret Pimi ve Yayları: Yataklarından çıkarılır. Monte ederken iğnenin
çıkıntılı tarafına, işaret piminin de ön ve arka taraflarına dikkat edilmeli ve
çıkarıldıkları gibi takılmalıdır.
(ç) Gez:
Gerekmedikçe sökülmemelidir.
(d) Kapak
Takımı Gövdesi:
Namlu ve Gövdenin
Ayrıntılı Sökümü:
(a) Namlu:
Tespit pimi zımba ile çıkarılıp, plastik çekiçle önden geriye vurularak namlu
sökülür. Namlu gerekmedikçe sökülmemelidir.
(b) Kabza
Kapakları: Tespit vidası ve somunu sökülerek çıkarılır.
(c) Boş
Kovan Atacağı ve yayı: Yatağından alınır.
(ç) Tetik
manivelası çıkarılır.
(d) Zımba
ile pimine vurularak tetik ve tetik yayı çıkarılır.
(e) Zımba
ile vurularak horoz tespit pimi çıkarılır.
(f) Horoz
alınır
(g) Boşta
kalan horoz düşürme kanadı alınır.
(ğ) Tetik
tulumbasının sağ ve sol pimleri çıkarılarak tetik tulumbası alınır.
(h) Tetik
tulumba dayanma parçası, yayı ve yay kılavuzu çıkarılarak alınır.
(ı) Şarjör
tutma mandalı çıkarılır.
(i) Horoz
mesnet yayı yüksüğü çıkarılır.
(j) Horoz
mesnet yayı alınır.
(k) Horoz
mesnedi çıkarılır.
(l) Tetik
korkuluğu pimleri çıkarılarak alınır.
(m) Tetik
korkuluğu mesnet ve yayı alınır.
(n) Geriye
gövde kalır.
TABANCANIN TAKILMASI: Sökme işleminin tersine
uygulanarak parçalar sırasıyla takılır. Şarjör takılmadan evvel namlu emniyetli
bir alana çevrilerek tetik düşürülür.
D. SİLAHIN PARÇALARINDA MEYDANA GELEBİLECEK ARIZALAR VE GİDERME YOLLARI:
Silahlar
yapılarına göre değişik arızalar gösterse de benzer sistemleri olduğundan
Kırıkkale tabancalarda meydana gelen arızaları çizelge halinde aşağıya
çıkartıyoruz.
E. SİLAHIN TEMİZLİĞİ VE DİKKAT EDİLECEK
HUSUSLAR:
Silahı uzun
süre kullanmamış ya da, uzun bir zaman kullanmayacak da olsak temizlik silahlar
için şarttır. Silahın çalışması, tutukluk yapmaması, ilk hızının artması, uzun
ömürlü olması ancak temizlik sayesinde gerçekleşir. Silah temizliğinde amaç;
her an silahı çalışır vaziyette bulundurabilmek, temiz ve bakımlı, parçalarının
sağlam ve noksansız olmasını, ayrıca ömrünün uzamasını sağlamaktadır.
Parçaların yoğun olduğu yerlere yağın şırınga ile ulaşmasını sağlayabiliriz.
Silah Temizliğinde Gerekli Malzemeler;
- Harbi
- Temizleyici
Yağ
- Koruyucu
Yağ
- Namlu
için Özel Yağ
- Temizlik
Bezi
- Kıl
Fırça
- Bakır
fırça
- İnce
bir çubuk (Silahın elle ulaşılamayan parçalarının temizliği için)
- Tornavida
(Kabza kapaklarını sökmek vs. için)
Silah temizliği çok az bir yağ ile
yapılmalıdır. Silahın seri çalışması çok fazla yağlama ile değil yeterli
yağlama ve yağlanan yerlerin kurulanması ile sağlanır.
F. SİLAHIN BAKIMI VE DİKKAT EDİLECEK
HUSUSLAR: Silahın
normal çalışması için periyodik bakım şarttır. Temizlikte bakımın bir
parçasıdır. Bakım sırasında metal çubuk, törpü, zımpara gibi çizici, aşındırıcı
malzemeler kullanılmamalıdır.
Bakımlar genelde atıcının
yapabileceği; atış öncesi ve sonrasında, haftalık ve aylık, silah ustasının
yapacağı ve küçük parçaların da söküldüğü yıllık bakımlar şeklinde
sınıflandırılabilir. Bunun yanında Atıcının periyodik olarak yaptığı bakımlara basit bakım denilir ki burada küçük
parçalar sökülmez ancak temizlikleri ve bakımları yapılır, silah ustasının
yıllık yaptığı bakımlara da kapsamlı
bakım diyoruz.
G. SİLAHLI GÖREV YAPARKEN DİKKAT EDİLECEK
HUSUSLAR:
- Silah
her zaman dost değildir. Silah kazalarında ölenlerin yakın akraba ya da
meslektaş olduğu unutulmamalıdır.
- Silahı
şeytan değil insan doldurur. İnsanlar silahın dolu olduğunu unutur ya da
silahın boş olduğunu zanneder. Bu da kişinin işine verdiği önemin, silahın
neler yapabileceğinin bilincinde olunmamasının bir göstergesidir. Bilinçli
kişiler silahın boş olduğunu zannetmezler. Silahın boş olup olmadığını
elle ve gözle kontrol ederler.
- Alkol
insanın muhasebe gücünü yani iradesini zayıflatır. Bu nedenle silah ve alkol
bir arada olmamalıdır.
- Silah
oyuncak değildir. Silah stres atma malzemesi de değildir. Silah deneme
yanılma kontrol cihazı ya da incelenmek üzere alınmış kadavra da değildir.
Silahla oyun olmaz. Silah ciddi kişilerin ciddi işlerde kullanacağı ve
zorunlu olmadıkça kılıfından çıkarılmaması gereken bir inzibat aletidir.
- Her
silah kapak takımı kapalı olduğu müddetçe, şarjörü takılı olduğu müddetçe
DOLU kabul edilir.
- Kimsenin
canı kendini bilmez bir kullanıcının canı kadar ucuz değildir. Onun için
silahın namlusunu canlılara karşı çevirme.
- Mermi
görünmeyen yerlere de gider. Emniyete alınmış alanların haricinde elin
tetiğe gitmesin.
- Aldığın
eğitim silahı tanıman ve kazaları yapmaman içindir. Meydana gelen
kazalarda aldığın eğitimin cezanı ağırlaştıracağını unutma.
- Silahı
eline aldığın zaman parmağın tetikte değil tetik korkuluğunda olsun. Bu
alışkanlık haline gelirse kazalar büyük oranda azalır. Silahı kabzasından
tut. Arkadaşına devir ve teslim sırasında da namlu tehlikeden uzak
istikamete bakacak şekilde teslim et.
- Silahı
evde veya lojmanda bulundurman gerekiyorsa silahı çocuklarına tanıt ve
meraklarını gider. Ancak silah mutlaka çocukların uzanamayacağı yerde
saklanmalıdır.
H. DEVİR TESLİM ESNASINDA DİKKAT EDİLMESİ
GEREKEN HUSUSLAR: Görev yerindeki silah devir teslimlerinde yukarıda
anlatılan kuralların yanı sıra aşağıdaki tedbirler de alınarak devir ve teslim
gerçekleştirilir. Bu tedbirler can güvenliğinin yanı sıra görev sırasında
silahımızın hangi durumda olduğunu bilmek açısından önemlidir.
- Silahı
teslim almadan önce silahın boş olup olmadığını sor. Silahın boş olup
olmadığını gör et ve emniyet mandalının kapalı olup olmadığını kontrol et.
Teslim ederken de aynı şekilde teslim et. Unutma ki görev senden sonra da
devam edecektir. Devir ve teslimlerde emniyet konusunda zamanı aceleye
getirme.
- Elden
devir ve teslimlerde namlu mutlaka güvenli olan bir alana bakacak şekilde
teslim alana uzatılmalıdır. Kasa, masa veya dolap gibi zeminlerde
bırakılan silahların namluları da boşluğa dönük olmalıdır.
- Silah
ele alındığında parmak tetik korkuluğunda olsun. Bunu alışkanlık haline
getir.
- Emniyeti
açmadan önce namlu boşluğa çevrilmiş durumda olmalıdır.
- Şarjör
çıkarılmadan kapak takımını çekmemeye özen göster. Şarjörü çıkarınca fişek
yatağının boş olup olmadığını kontrol et. Ondan sonra şarjörü boşalt.
KAZALARIN ÇOĞU BU SIRA TAKİP EDİLMEDEN YAPILAN BOŞALTMALARDAN
KAYNAKLANMIŞTIR.
- Silahın
boş olduğuna emin olmadan şarjörü takma. Şarjör takıldıktan sonra da
ihtiyaç değilse fişek yatağına fişeği sürme.
- Şarjör
içindeki fişekleri kontrol et. Adetleri tam mı? Kapsüllerinde iğne vuruş
izi var mı? Kirlenme ya da oksitlenme var mı? Şarjör yerine tam oturuyor
mu?
- Silahın
genel görünümüne bak. Bakımlı mı? Herhangi bir çatlak veya kırık var mı?
- Devir
ve teslim sırasındaki eksiklikleri mutlaka tutanakla tespit et. Silah
kontrollü malzemelerdendir. UNUTMA Kİ SİLAH KONUSUNDA MERHAMETTEN MAZARRAT DOĞAR.
- SİLAH
KULLANMA YETKİLERİ DOĞMADAN SİLAH ATEŞLENMEMELİDİR.
2. ATIŞ TEKNİKLERİ:
A. ATIŞ EMNİYETİ:
(1) ATIŞTAN ÖNCEKİ EMNİYET
TEDBİRLERİ:
(a) Emniyet tedbirleri bütün atış eğitiminde
ve bilhassa poligonda yapılacak tabanca atışlarında çok önem kazanır.
(b) Emniyet tedbirlerini sağlamak bakımından
yapılması gereken kontroller ihmal edilmemeli ve dikkatle muayene edilinceye
kadar her silah dolu olarak kabul edilmelidir.
(c) Kursiyer öğrenci silahın sadece boş olduğu
zamanlarda emniyette olacağını, başka bir ifade ile kapak takımı kapatılmış
bulunan bir silahın asla emniyette olarak kabul edilemeyeceğini bilmelidir.
(d) Atışta görevli öğretmen, atış yeri ve
idaresi hakkında tam bir bilgiye sahip olmalıdır.
(e) Atışı idare eden öğretmen talimat
verinceye kadar, kursiyer öğrenci cephane dağıtma yerinden cephane almaz ve
cephane ile görevli personel de vermez.
(f) Emniyeti icap ettiren, aşağıda belirtilen
bütün hususlar tamamlanmadan atışa başlanmaz.
(I) Daha önceden tespit ve tayin edilen
atış alanına giren ve çıkan bütün yolların kapatılması ve görevlilerin
çıkarılması.
(II) Hedef yerinin ve hedefçilerin
emniyetinden sorumlu olan öğretmen, atışı idare eden kişiye emniyet
tedbirlerinin sağlandığına dair tekmil verir.
(III) Bütün silahlar içlerinde fişek
bulunmadığına kanaat getirilmek üzere atış öğretmeni tarafından muayene edilir.
Atış yerine gelinir gelinmez bütün kursiyerlerin silahları muayene edilir ve her
tabancanın atım yatağının boş olduğu kontrol edilir.
(IV) Namlusunun içinde veya yatağında pasa
karşı koruyucu mahlûl kalıntıları, temizleme bezinden kalan iplikler, pas, kir,
çamur, kar bulunup bulunmadığı kontrol edilmemiş silahlarla atış yaptırılmaz.
(V) Atış yerinin sağ ve sol kanatları
emniyet bakımından tahdit edilmiştir. Atışa başlamadan evvel atıcıya bu
sınırlar hakkında gerekli bilgi verilir. Herhangi bir sebeple bu sınırlar
dışına ateş edilemez.
(2) ATIŞ ESNASINDA
EMNİYET TEDBİRLERİ:
(a) Silahlar sadece atış hattında doldurulur
ve boşaltılır.
(b) Silahlar sadece atışı idare eden
öğretmenin komutu üzerine doldurulur.
(c) Atışı idare eden öğretmen, atış yolunun
emniyette bulunduğunu görüp; DOLDUR VE ATEŞ SERBEST! komutunu verinceye kadar
herhangi bir atış noktasından atış yapılmaz.
(d) ATEŞ SERBEST! ve ATEŞ KES! Komutları
yüksek sesle ve ayrı bir ifade ile verilir. Kursiyerler ATEŞ KES! komutunu
duyunca parmağını tetikten çeker ve hemen silahını emniyete alır. Verilecek
diğer komutları bekler.
(e) Görevlendirilmiş atış öğretmeninin
muayenesinden geçip boş ve kapak takımının açık bulunduğu kontrol edilmemiş
olan hiçbir silah atış hattını terk etmez.
(f) ATEŞ KES! Komutunda veya işaretinde atış
hattındaki bütün kursiyer öğrenciler hemen ateşi keserler ve silahın emniyete
alınmasını sağlarlar. Silahlar emir verilince boşaltılır, bütün silahlar boşaltılıncaya
kadar kursiyerler atış hattındaki yerlerinde kalırlar. Atışı idare eden
öğretmen emir verinceye kadar atış hattı terk edilmez.
(g) Kursiyerler atış hattında iken silahların
namluları daima atış istikametini göstermelidir. Mecbur kalındığı hallerde
silahın namlusu ya yeri ya da havayı gösterecek şekilde taşınmalıdır.
(h) Emniyette olsun veya olmasın silah, atış
hattında birliklerden diğer birliklere dolu olarak taşınmaz.
(ı) Sıcak namlulu bir silahın namlusunu fişek
bırakılmaz.
(j) Atış hattının gerisinde iken silah
kurulmaz ve doldurulmaz.
(k) Atışı idare eden öğretmen müsaade
etmedikçe hiçbir kimse atış hattının ilerisine geçmez, atış esnasında tehlikeyi
gören veya sezen her şahıs ATEŞ KES! Komutunu vermek yetkisindedir.
(3) ATIŞTAN SONRAKİ
EMNİYET TEDBİRLERİ:
(a) Boş kovanlar ve atılmamış cephaneden
birbirine karışmış olanlar varsa bunlar ayrılmalıdır. Boş kovanların iadesinde
kapsülü patlamamış boş kovan bulunmamasına dikkat edilir. Bunun için boş
kovanlar muayene edilmelidir.
(b) Atış alanını terk etmeden evvel bütün
silahlar kontrol edilir.
(c) Atış yeri terk edilmeden evvel hedeften
geriye doğru bütün hatlar ilgililer tarafından bir defa daha kontrol edilir.
(d) Atış alanı terk edilmeden önce atış
sahasına hiç kimsenin girmesine müsaade edilmez.
B. TEMEL ATIŞ TEKNİKLERİ: Silah
kullanmak için doğru bir eğitim alınarak, alınan eğitimin doğru uygulanması
yeterli değildir. Alınan bu doğru bilgilerin değişik atış şekillerinde uygulanarak
el alışkanlığı kazanılmalıdır. Unutulmamalıdır ki görev sırasında
karşılaşılacak tehlikelerde tam olarak nişan almaya fırsatımız olmayabilir.
Doğrultarak atış her görevli için el alışkanlığı haline gelmelidir. İyi bir
atıcı olabilmek için ihtiyaç duyulan bilgiler aşağıya çıkarılmıştır.
(1) Duruş,
(2) Pozisyon,
(3) Kabza
kavrama,
(4) Nefes
kontrolü,
(5) Nişan
kontrolü,
(6) Tetik
kontrolü,
(7) Konsantre
olma.
(1) DURUŞ:
Atışlarda silahın hareketsizliğini sağlayan en önemli unsur iyi bir duruştur.
Atıcının atış sırasındaki duruşu onun boy, kilo, vücudun biçim ve orantısı, kas
yapısı ile de ilgilidir. Herkesin kendisine ait bir duruşu vardır. Bu duruşlar
atış vaziyetinin çeşidine göre de değişir. Duruş vaziyeti alırken baş dik
olmalı, kol, silah ve hedef aynı istikamette görülmelidir. HER ATICI KENDİ
DURUŞ ŞEKLİNİ GELİŞTİRMELİDİR.
(2) POZİSYON:
Atıcının; en rahat, en az gerilimle ve hiçbir zorlamanın olmadığı pozisyonda
olması atıcının pozisyonunu tarif eder. Pozisyonla ilgili ünlü atıcılar ayaklar
arasındaki açının 120–140 derece olmasını tavsiye etmektedir. Gözler kapalı
iken tabanca 30–60 cm kadar kaldırılır. Gevşek ve tabii bir halde hedef
istikametinde indirilir. 5–10 saniye bu şekilde tutulduktan sonra gözler
açılarak kolun tabii halini alıp almadığı kontrol edilir. Bu test tabanca 45
derece yere bakarken yukarıya kaldırılarak ta yapılabilir. Eğer nişan hattı
hedefi göstermiyorsa arkadaki ayak sola sağa hareket ettirilir. Kol hareket
ettirilmez. Pozisyon duruşların otomatiğe bağlanması yani her zaman aynı
pozisyon duruşun yakalanabilmesi uzun zaman antrenman yapılarak sağlanabilir.
(3) KABZA KAVRAMA:
Atıcının silaha hakim olmasını ve silahı nişan hattına uygun olarak muhafaza
etmesini sağlayan unsurlardan biridir.
· İyi bir kabza kavrama için kabzanın
en rahat kavrandığı pozisyon seçilmelidir.
· Kabzayı kavrayan elin pozisyonu her
seferinde aynı olmalı, birinci atıştan ikinci atışa, bir günden diğer bir güne
en ufak bir değişiklik göstermemelidir.
· Silah tutuşunun en ideal tutuş
olması demek gez ve arpacık ilişkisini bozmamak için ekstra bir çaba
gerekmemesi demektir. Eğer silah tutuşu hatalı ise arpacık gezin tam ortasında
kalmayacak pozisyon bozularak kayma eğilimi gösterecektir.
· Ara sıra eli rahatlatmadan silahı
uzun süre nişanda tutmak çabuk yorulmaya neden olur. Yorgunluk kontrolün
düşmanıdır. El ne kadar güçsüzse kabzayı kavramak elin o kadar çabuk
yorulmasına neden olur.
· İşaret parmağı artan ve devamlı bir
vaziyette ancak vücut ve koldan bağımsız bir şekilde tetiği ezmelidir. Parmak
silahın gövdesine veya tetik korkuluğuna değmemeli, yalnızca tetiğe temas
etmelidir.
· Uygun nişan için silah ele oturmalı
ve kaymamalıdır. Tutuş pozisyonunun bozulmaması için elin orta, yüzük, serçe
parmakları ve avuç içinin tüm yüzeyi silah kabzası elle direkt temas etmelidir.
· Sol el ile emniyeti kapalı silah
üstten ( namludan ) tutulur.
· Sağ el işaret parmağı ve başparmakla
havada bir ( V ) şekli oluşturulur. Başparmak işaret parmağından hafifçe
aşağıda olmalıdır.
· Atış pozisyonu alacak şekilde sağ
bilek hafifçe bükülür.
· Sol eldeki silah sağ el ile
oluşturulan ( V ) şeklinin içine ve avuç içine iyice oturacak şekilde yerleştirilir.
· Kabzanın arka kısmı avucun tam
ortasına iyice yerleştirilir.
· Parmaklar bitişik şekilde ileri
uzatılır. (tetik parmağı) muhafazası dışında olmalıdır.
· Altta kalan 3 parmak kabzanın
etrafına dolanır, serçe parmağı diğer ikisine oranla daha gevşek olmalıdır.
Serçe parmağını çok sıkmak namluyu aşağıya doğru, orta parmağı çok sıkmak
namluya yukarıya doğru kayma eğilimi verir.
· Başparmak ile silahı tutmak için güç
harcanmamalı, silahı tutmak için gerekli güç elin tamamıyla uygulanmalıdır.
· Tetik parmağının tetik üzerindeki
yeri (parmak meme ucu ile birinci boğum arası) tespit edilir.
· Silahı en doğru şekilde tutmak için
bu faktörlerin hepsine dikkat edilmelidir.
(4) NEFES KONTROLÜ:
· Bir atıcının nişan esnasında
nefesini tutması gerektiği bilinen bir kuraldır. Nefes alma, diyafram, göğüs
kafesi, karın boşluğu ve omuzları da etkileyen bir harekettir. Omuzların
hareketi doğru ve sabit bir nişanı imkânsız hale getirir. Bu sebeple Bu sebeple
nişancı nefes alıp verme işlemiyle ateş etme işleminin aynı anda yapılamayacağını
bilmelidir.
· Nefes alma sadece göğüs kafesi
omuzları ilgilendiren bir hadise olmayıp, insan bünyesine tesir eden ve vücudun
bütünüyle ilgili bir olgudur. Bu sebeple nefes alma bütün atış süresince
önemini koruyan bedensel bir harekettir. Nefes alma tekniği yanlış
uygulandığında atıcının sırf nefes alma ihtiyacı hissetmesi bile teknik
kontrolün zayıflamasına ve konsantrasyonun kaybolmasına neden olacaktır.
· Nefes alıp verme sırasında göğüs
kafesinin hacmi artar ve eksilir. Nefes alırken genişleyen kaburgalar ve aşağı
doğru basan diyafram gergin haldedir. Nefes verme esnasında ise solunumla
ilgili bütün adaleler gevşer. Diyaframın yukarı oturması, göğüs kafesinin tabii
ağırlığı ve ciğerlerin tabii esnekliğiyle hava dışarı atılır.
· Nefes alıp verme işlemi dakikada
12–14 defa tekrarlanır. Yani bir nefes alıp verme süresi 4–5 saniyedir. Dikkat
edilecek olursa nefes verme ile nefes alma arasında kısa bir süre geçtiği
görülecektir. Bu sürede diyafram da göğüs kafesi de konsantrasyon için en uygun
durumdadır.
· Nişancı için nefes aralarında
teşekkül eden ve bütün adalelerin gevşek olduğu bir anda nişanı kontrol etmek
ve tetiği düşürmek önemli bir konudur. Atış nefes verme ile nefes alma arasında
geçen kısa zaman sürecinde gerçekleşmelidir. Nefes tutma da bu sürede
gerçekleştirilmelidir.
· Nefes rahatlıkla 15–20 saniye
tutulabilir. Bu durum özel bir gayret gerektirmediği gibi anormal hiçbir duygu
da yaratmaz. Ancak atış için 10 saniyeden fazla tutulmamalıdır. Bu süre atış
için ihtiyaç duyulan zamandan çok daha fazladır. Tecrübeli atıcılar atıştan
önce bir iki nefes alırlar ve verirler. Nefeslerini tutarak kendilerini gevşek
hale getirirler. Bütün dikkatlerini gez ve arpacık üzerine yoğunlaştırırlar.
Tetiğe yumuşak bir basınç yaparak ta atışı gerçekleştirirler. Aşırı
duraklamalar beyne ve gözlere az oksijen gitmesine neden olur. Bu da
konsantrasyonu olumsuz yönde etkiler. Vücut yeniden nefes alma ihtiyacı
hissettiği zaman kaslarda gerilim artar.
· Yukarıda açıklananlar zamanın
sınırlı olmadığı atışlarda uygulanır. Bunun haricinde ise teknik olarak hangi
durumda isek (nefes alıyor ya da veriyor) nefesimizi tutup atışımızı
yapabiliriz. Bütün mesele atışın yapıldığı anda nefesin tutulması gerektiğinin
bilinmesidir. Atış yapıldıktan hemen sonra da yeniden nefes alıp verme ve nefes
kontrolü işlemi uygulanır.
· Nefes alıp verme uygun nişan
noktasının yakalanması için uygulanır. Nefes alma arpacıkta aşağı doğru bir
harekete, nefes verme ise yukarı doğru bir harekete neden olur. Duraklama ise
nefes verirken arpacıkta hedefteki uygun nişan noktasıyla koordineli olarak
gerçekleştirilmelidir.
· Kabul edilebilir nefes alıp verme
işlemi şu şekilde olmalıdır
-
Birkaç
defa solunum yapılır.
-
Silah
hedefe yönlendirilir ve kabaca nişan alınır. (ön nişan)
-
Nefes
alınıp verildikçe arpacığın hedeften aşağıya doğru hareketi izlenir.
-
Nefes
verme sırasında arpacık hedefte uygun nişan noktasına geldiği anda nefes
tutulur. Nefes tutma sırasında da atış gerçekleştirilir.
(5) NİŞAN KONTROLÜ:
Alınan nefes kontrolü ne kadar
mükemmel olursa olsun doğal nişan hattı ile gerçek nişan hattı arasında büyük
açı farkı varsa başarılı atış yapmak mümkün değildir. Doğal nişan hattı
atıcının bünyesinin rahatlatıldığı zamanda oluşturulan nişan hattıdır.
Tecrübeli atıcılar atış pozisyonu alırken atış boyunca; doğal nişan hattının
kurulup kurulmadığını, kayma olup olmadığını kontrol ederler ve kayma varsa
düzeltirler. Bunu da şöyle gerçekleştirirler.
· Atıcı hedefe nişan alır ve gözlerini
kapar. Bu durumda vücudundaki bütün gerilimlere konsantre olur ve onları
hisseder(ayak, bacak, kalça, üst gövde, omuzlar, kollar, eller ve boyundaki
gerilimler).
· Gözler bu kontroller tek tek
yapılana kadar açılmaz ve aynen atış yapıyormuş gibi tetik kontrolü yapılır ve
tetik istinada getirilir.
· Gözler açılır ve bu andaki görülen
nişan hattı atıcının doğal hattıdır. Eğitimini tamamlamış atıcı için bu nokta
gerçek nişan noktası olmalıdır. Yani hedefte o anda görülen nokta hedefteki
vurulmak istenen nokta olmalıdır.
· Gözler açıldığında hedefte kayma
olduğu görülürse hata giderilene kadar pozisyonda düzeltmeler yapılmalıdır.
Küçük kaymalar ayakların, kolların ve ellerin düzeltilmesiyle giderilebilir.
Ancak büyük kaymalarda sistem baştan tekrarlanmalıdır.
· Meydana gelen bu sapmaların sebebi;
atıcının doğru nişan noktası oluşturmak için nişan alımı başlangıcında, elinde,
kolunda ve yanaklarında oluşan gerilmelerden kaynaklanır. Doğal nişan hattı
hedefle uyumlu olduğu sürece atışın başarılı olma ihtimali de artacaktır.
·
(6) TETİK KONTROLÜ:
· Silahın ateşlenmesi, tetiğin
çekilmesiyle gerçekleşir. Çok kolay bir işlem gibi görünen tetik çekmek, eğer
gerekli koordinasyon sağlanmazsa insan vücudundaki tabii refleksler nedeniyle
nişan hattını bozar. Bozulan namlu istikameti de hedefi göstermediği için mermi
hedeften başka bir yere gider. Atıcılar arasında küçük farklılıklar olmasına
rağmen genel olarak uygulanan doğru tetik çekme prensipleri şunlardır.
-
Tetiği
istinada getirdikten sonra limon sıkar gibi yavaş (6-7 saniyelik bir süre
içinde),
-
Kesinti
ya da duraklama yapmadan devamlı,
-
Gittikçe
artan bir kuvvetle,
-
Yanlara
doğru değil dümdüz geriye doğru çekmeliyiz.
· Tetiğin çekilmesiyle başlayan ve
peşi sıra devam eden hareketleri sıraladığımızda
-
Tetik
istinada getirilip, tetik ağırlığı yenilinceye kadar çekilir.
-
Tetik
çekmenin sonunda tetik tulumbasından kurtulan ateşleme çekici (horoz) harekete
geçerek iğneye vurur.
-
İğne
kapsülü, kapsül de kovandaki barutu ateşler. Ateşlenen barutun yanmasından
doğan gaz basıncı mermi çekirdeğini ileri itekler.
-
Mermi
çekirdeği namlu istikametini takip ederek ilerlerken yiv-setlere uyarak dönmeye
başlar ve namluyu terk ederek (çekirdek namludan çıktığı anda) patlama sesi
oluşur. İstikametindeki ilk engele (hedefe) çarpar. Görüldüğü gibi tetik sıkma
atışın sonu değil atışı başlatan olaydır. Tetik sıkması bittiği halde mermi
namluyu terk edinceye kadar pek çok işlem yapılmakta ve bu işlemleri kapsayan
bir zaman geçmektedir. Mermi namlu istikametinde yol alacağına ve mermiye yön
veren de namlu olduğuna göre, namlu istikametini mermi namluyu terk edinceye
kadar hedefte tutmak mutlak bir gerekliliktir. Aksi takdirde vurmak mümkün
olamaz
· Atıcı mermi çekirdeğini harekete
geçirmek için tetik çekmek zorundadır. Peki, atıcının tetiği çekmesiyle iş
biter mi? Tabii ki hayır. Atıcının görevi tetik çekmenin sonuna kadar değil,
mermi namluyu terk edinceye kadar devam eder. Çünkü tetiğin çekilmesi bittiği
halde, horozun tetikten kurtulup iğneye, iğnenin kapsüle vurması, kapsülün
barutu ateşlemesi ve merminin kovandan ayrılıp ve namlunun içinde yol alması
esnasında bile atıcı mermi yönünü değiştirme şansına sahiptir. Mermiyi de
herhangi bir yöne gönderebilir. İşte bunun için atıcının namlu istikametini
yani nişan hattını, mermi namludan çıkıncaya kadar vurmak istediği hedef
istikametinde tutma zorunluluğu vardır.
· Silahın ateşlenmesi sırasında ortaya
çıkan insan vücudunun refleks davranışları atış sonuçlarını olumsuz olarak
etkiler. Ancak bu refleksler normaldir. Bunlar zaman zaman göz kapama, silahı
ileri itme vb, şekilde gerçekleşir. Buna mani olmak mümkün değildir. Atıcının
yapacağı bu refleksleri mermi namluyu terk ettikten sonra gösterme
alışkanlığını kazanmasıdır.
(7) KONSANTRASYON:
· Eğer gez-arpacık konuşlanması yanlış
yapılırsa bunun net sonucu başarısız bir atıştır. Doğru nişan almaya yeterince
dikkat etmemek atıcının başarısız bir atış yapmasına ve geçte olsa bunun
önemini anlamasına mal olur. Birçok atıcı ilk aşamada mükemmel nişan alır,
ilerleyen sürelerde dikkatini duruş, tetik ezme ve düşürmeye dağıttıkları için
nişanı bozar. Sporcu genelde hatasız ve hareketsiz nişan almayı ilk anda
beceremezse, dikkatini duruşuna yöneltip vücudunu hareketsizlendirmeye çalışır,
nişan konsantrasyonu bozulur.
· Doğru nişan almayı bozan bir diğer
nokta endişedir (heyecan). Bu heyecan atıcıya tetiğe daha sert basmasını telkin
eder. Atışı bir an önce gerçekleştirmek için duyulan bu dürtü o sırada tamamen
nişan almaya yoğunlaşmış olması gereken konsantrasyonu bozar. Atış sırasında
sistem (atıcı-silah) bütünlüğünde küçük hareket ve titremeler olsa bile dikkat
nişan almaya harcanırsa atışın sonucu sevindirici olacaktır.
· Atıcı 3–6 saniye arasında tam bir
konsantrasyon sağlamalıdır. Bu kısa zaman aralığı kontrollü bir atışın
gerçekleşmesi için en uygun süredir. Eğer tetik ezilirken nişanı bozmamayı
başarırsanız 3–6 saniyelik katıksız konsantrasyon süresi içinde düşecek tetiğin
sonucu hedefte istediğimiz noktada açılmış bir delik olacaktır.
·
C. İLERİ SEVİYE ATIŞ TEKNİKLERİ: ileri
seviye atışlarından amaç; temel atış tekniklerinin üzerine hayatta
karşılaşılabilecek tehlikelere anında reaksiyon gösterilebilmesi amacıyla değişik
atış teknikleri uygulayarak atış kültürünü geliştirmektir.
(1) Sabit hedefe normal atış:
·
10 metre uzağa bir boy hedefi dikilir.
·
10
fişek verilir ve şarjöre doldurulur.
·
Şarjör
silaha takılır ve kılıfına konulur.
·
Verilen
işaret ile süre başlar ve atıcı silahı kılıfından çıkartıp 90 saniye içerisinde
10 atış yapar. Atışların % 70’i hedefte olana kadar tekrarlanır ve bir sonraki
turda zaman kısaltılarak devam edilir. Amaç aynı başarıyı 10 saniyelik zamanda
gerçekleştirmektir.
(2) İki hedefe yan yana darbeli atış: Amaç 10 saniyelik zamanda tek hedefe yaptığı atışlardaki
başarısını 2 hedefte de göstermesidir.
·
10 metre uzağa yarım metre aralıklarla 2
hedef dikilir.
·
10
fişek verilir bu on fişek bir şarjöre 4, diğerine 6 olmak üzere 2 şarjöre
basılır.
·
Şarjörlerden
birisi silaha diğeri şarjör kılıfına veya bel ile kemer arasına takılır. Silah
ta kılıfına konulur.
·
Verilen
işaretle süre başlar ve atıcı silahı kılıfından çıkartıp ilk 2 fişeği soldaki
hedefe, sonraki 2 fişeği sağdakine darbeli atış yapar. Sonra silah havada iken
şarjörü çıkartıp kılıftaki şarjörü silaha takarak yine sol taraftan başlayarak
2 şer adet darbeli atış yaparak son 6 fişeği bitirir.
·
Süre
15 saniyedir. Atışların %70’i hedef üzerinde ise 2. aşamaya geçilir.
(3) Yan yana atış: Amaç algılamada
seçicilik kabiliyetinin geliştirilmesi ve risk karşısında heyecan ve korkusunu
kontrol altına alma kabiliyetinin artırılmasıdır.
·
10 metre uzağa sol baştaki 1 numara olmak
üzere 1–3–5 numaralı hedefler terörist, 2–4nolu hedefler rehine silueti olarak
yan yana bitişik 5 hedef dikilir.
·
12
fişek verilir. Bu 12 fişek şarjörlere 6şar adet mermi koymak üzere 2 şarjöre
basılır.
·
Şarjörlerden
biri tabancaya, diğeri kılıfa takılır.
·
Verilen
işaretle süre başlar ve atıcı kılıfından silahı çıkartıp, 1–3–5 numaralı
hedeflere darbeli 2şer atış yaptıktan sonra şarjörü çıkartır, ikinci şarjörü
takarak 1–3–5 numaralı hedeflere darbeli 2şer atış daha yapar.
·
Süre
15 saniye olup, önemli olan atıcının rehinelerin hiç birini vurmadan her 3
hedefe de en az bir vuruş yaparak %70 başarı puanını elde etmemesidir.
Rehinelerde isabet olmamalıdır. Olursa başarısız sayılır.
(4) Sıkıştırılmış atış: Burada amaç “yan yana atış” ile aynı olmakla birlikte biraz daha
zorlaştırılan anlarda atıcının kazanmış olduğu melekeleri sağlıklı uygulayabilmesini
sağlamaktır. Önceki bölümdeki aşamalar aynen uygulanır. Tek farkı hedeflerin
dizilişidir. Bu pozisyonda rehineler tamamen ön planda, teröristler ise
gövdelerinin yarısını rehinelerin arkasına saklamışlardır.
(5) Derinleşen koridor atışı: Bu çalışmada amaç atıcının aynı anda karşılaştığı birçok
tehlike karşısında ilk önce hangi tehlikeye yönelik atış yapması gerektiği
bilincinin kazandırılmasıdır. Bu koridorların, bina koridorları ile otobüs,
tren, uçak koridorları olarak algılanması gerekir. Genel kural ateş etmeye en
yakın tehlikeden başlanacak olunmasının bilinmesidir.
-
5
hedef alınır. İlk hedef karşıya 25 metre mesafeye dikilir, ikinci hedef onu
kapatmayacak şekilde 20
metre sola, 3. hedef 15 metre sağa, 4. hedef 10 metre sola ve 5. hedef
ise 5 metre
sağ tarafa dikilir.
-
10
fişek verilir. 6 fişek 1. şarjöre 4 fişek 2. şarjöre basılır. 6 fişekli şarjör
tabancaya takılır. 4 fişekli şarjör kılıfına konulur.
-
Verilen
işaret ile süre başlar ve atıcı silahı kılıfından çıkartarak önce 5.hedefe,
sonra 4. hedefe sonra da 3. hedefe (5–10–15 metre mesafelerdeki hedeflere)
birer adet olmak üzere şarjör bitene kadar atış yapar. Daha sonra şarjörü
değiştirerek 1. ve 2. hedeflere de birer atış yaparak şarjördeki mermi bitene
kadar atışa devam eder.
-
Süre
12 saniyedir. Her hedefte atış olmak kaydıyla 7 isabet başarı sayılır.
Hedeflerden birinde hiç isabet yoksa başarısız sayılır.
(6) Açılan koridor atışı: Derinleşen koridor atışı gibi 5 hedefe atış yapılır ancak
hedeflerin aralarındaki mesafe artırılarak atıcının hız kazanmasına çalışılır.
Başarı oranlaması aynıdır.
(7) Dairesel atış:
Burada amaç atıcıya kendi ekseni etrafında hareket etme kabiliyeti
kazandırmaktır. Kendi ekseni etrafında hareket ederken dengesini kaybetmeden
hedeflere isabet ettirmesi çok önemlidir.
·
5
hedef alınır ilk hedef atıcının bulunduğu noktadan saat 5 istikametinde 5 metre uzağa, ikinci hedef
saat 2 istikametinde 10 metreye, 3. hedef saat 12 istikametinde 15 metreye, 4.
hedef saat 9 istikametinde 20 metreye ve son hedef saat 7 istikametinde 25 metre ileriye dikilir.
·
10
fişek verilir. 5’erli 2 şarjöre konulur. .
·
Verilen
işaretle süre başlar. Atıcı silahı kılıfından çıkartarak önce 5 metre ilerideki hedefe
sol dizini yere koyarak bir el, sonra 10 metredekine dizini yerden kaldırarak 2
diz hafifçe eğilmiş olarak 1 el, 15 metredeki hedefe, aynı şekilde hafif bel
hareketi ile sola dönerek, 20 metredekine sağ dizi yere koyarak, 25 metredekine
sola doğru bir dairesel dönüşle her iki dizi yere koyarak birer el atış yapılır
ve şarjör çıkartılarak tekrar 5 metredeki hedefe dönülerek aynı işlemler
yeniden tekrar edilir.
·
Süre
15 saniyedir. Her hedefte en az bir atış olmak kaydıyla 7 isabet şarttır.
(8) Engel (barikat) atışları: Bu çalışmada amaç atıcının öğrenmiş olduğu atış
tekniklerini bir koordinasyon içerisinde ardı adına uygulayabilmesi yeteneğini
kazandırmaktır. Ayrıca burada şarjördeki fişek sayısını kontrollü kullanma
kabiliyeti de kazandırılacaktır.
·
3
adet insan siluetine birebir uyumlu hedefe 1 adet insan boyu büyüklüğünde 2 metre uzunluğunda 1 metre eninde, 2 adet ta 1 metre uzunluğunda 1 metre eninde sütre
(barikat)ye ihtiyaç vardır. Hedefler 35 metre uzağa, yarımşar metre aralıklarla yan
yana dizilir. Yanlardaki terörist, ortadaki rehinedir. Hedeflerin 5 ve 10 metre uzağına
belirleyici işaretler konulur. Atıcı 5 metreden kalçadan, 10 metreden çift el
ile ayakta atış yapacaktır. 1x1 metre sütre hedeften 20 metre uzağa, 2x1 metre
sütre de 30 metre
uzağa konulur.
·
28
fişek verilir. Bu fişekler 8, 7 ve 13 adet olmak üzere 3 şarjöre doldurulur.
·
Şarjörlerden
8’lik olanı silaha takılır. 7’lik olanı 2, 13 lük olanı da 3. sırada
kullanılmak üzere kemerde sırası ile yerleştirilir.
·
Rehineye
isabet ettirmeden sağdaki ve soldaki hedeflerin her ikisine de isabet etmesi
kaydıyla 20 isabet başarılıdır.